Çok uzun bir aradan sonra yeniden merhaba. Yazının başlığından da anlaşılacağı üzere o uzun aranın müsebbibi aslında olayın kariyer kısmı, hayatın üç çocukla yaşanabilir hale gelmesi için geçen adaptasyon sürecini saymazsak tabi.
Uzun mesai saatlerinde çalışmaya cesaret edemeyen ama boş kalıp hayatı sadece çocuk ve annelik ekseninde geçirmeyi de göze alamayan anne için en güzel seçenek bence kariyer yapmak. Hem hayatı bir yerlerden tutup kendini geliştirirken hem de azmedip fikir/bilgi/yenilik üretmenin tadına varıyorsun. En azından bu benim için böyle. Yapabileceğim çok daha fazla şey, yer alabileceğim proje fırsatları da çıktı önüme ancak ben çocuklarımı uzun süre bırakmayı düşünemediğimden kabul edemedim. Akademik sürecin ucu bucağı yok kesinlikle, kendini ciddi anlamda adayınca (ki adamadan olmaz zaten) çalışma hayatından çok daha yorucu ve yıpratıcı süreçlere doğru uzayabiliyor yol. Çocuklarımın büyümesini seyretmek ve belli bir yaşa kadar eksikliğimi hissettirmeme arzumla yaptığımın aslında kariyerin kıyısında dolaşmak olduğunu söylesem abartı olmaz.
En son ne zaman yazmışım ve neden o zaman diye düşünüyorum da şöyle.. Geçen yıl iki çocuk bir bebekle yaşadığım koca bir yaz, ardından yerimde duramayıp ‘hadi ben akademik hayatın Doktora kısmına da devam edeyim’ kararım, farklı bir alana kaymam sebebiyle üzerime yığılan tonla hazırlık dersi ve doktora dersleriyle yaşadığım şok ve 1 yılda hepsini hallettikten sonra çöken rehavetin ardından burdayım. Bu yaz mı? Güzel bir yazdı çok şükür.
Anlatacak o kadar birikmiş şey var ki içimde, beni susturamayabilirsiniz. Yeniden görüşmek üzere.
Benzer Yazılar
Etiketler: akademik kariyer, Anne, annelik, çocuk, çocuklu hayat, kariyer, kariyer ve annelik, üç çocuk
Lutfen susmayin anlatin yazin dinleyelim okuyalim☺
🙂 Bu güzel bakışınız için teşekkür ederim Elif hanım.